TOSFED’ten İntercity İstanbul Park’a cevap
İstanbul park pistini işleten ve ana faaliyet konusu oto kiralama olan şirket tarafından yapılan ve hiçbir şekilde gerçeği yansıtmayan açıklamalara cevap verme zorunluluğumuz doğmuştur.
Öncelikle kamuoyunun aydınlanması ve olası kamu zararının engellenmesi adına aşağıdaki sorulara cevap bekliyoruz. Bu sorular cevaplandığında tarafımıza yöneltilen hayali ‘çökme’ iddiasının ve diğer mesnetsiz iftiraların esasında şirketin kendi fiili durumunu yansıttığı anlaşılacaktır.
- Otomobil kiralama şirketi ile Formula İstanbul Yatırım A.Ş. (FİYAŞ) arasındaki tesis kira sözleşmesi tahtında, işletmeci şirket yükümlülüklerinin tamamını sözleşmede belirtilen usul ve esaslara göre yerine getirmiş midir?
- Kiralama dönemi boyunca, pistin kira bedelinin ödenmesinde herhangi bir gecikme olmuş mudur?
- Şayet gecikme olmuşsa, sözleşme tahtındaki teminatlar kullanılmış ve tahliye prosedürü uygulanmış mıdır?
- Pistte kamu kaynaklarıyla yapılan iyileştirmelerin, kira bedeline mahsup edilmesi için talepte bulunulmuş ve bu talep ilgili makamlar tarafından uygun bulunmuş mudur?
- Pistte yarış düzenlemek isteyen kurum ve şahıslardan, ne kadar ‘Euro/Dolar’ istenmektedir?
- İstanbul-Ankara otobanlarında ve çevre yollarındaki trafik tabelalarında, bir şirket markasının, başkentimiz Ankara’dan veya güzide şehrimiz İstanbul’dan çok daha büyük fontlarla yazılması normal midir?
- Söz konusu şirketin bu trafik tabelalarını, açık hava reklam panosu gibi kullanması kamuoyunun içine sinmekte midir?
- 2020 Formula 1 yarışının podyum ekranlarında, İstanbul markasını yok sayarak pistin adını ‘Intercity Park’ olarak yansıtan bu şirket, kendisini nasıl olup da İstanbul’dan daha değerli bir noktada konumlandırabilmektedir?
Arazisi Vakıf mülkiyetinde olan Formula 1 pistini kendi malı zanneden, tesisi ekseriyetle otopark alanı ve ikinci el oto pazarı olarak kullanan, milli sporcularımızı piste dahi sokmayan, senelerdir tek bir ulusal yarış dahi düzenlenmesine izin vermeyen, hiçbir uluslararası yarış serisi ile anlaşması olmayan bu şirketin, hayal ürünü olan 85 milyon dolarlık ‘bakım-onarım’ harcamasını belgelendirmesini bekliyoruz. Zira bu beyanlar somut veriler/belgeler ile kanıtlanmadığı sürece bir anlam ifade etmemektedir.
2021 Formula 1 Türkiye GP’sinde yarışın sevk ve idaresini sağlayan yaklaşık 800 kişilik TOSFED kadrosuna tarihi geçmiş bozuk kumanya dağıtan, 3 gün boyunca görevlilerimizin tuvaletlerini kasten temizletmeyen (tümünün video ve fotoğrafları tarafımızda mevcuttur) bu şirket, bugün yüzleri kızarmadan bu gerçek dışı açıklamaları yapabilmektedir. Federasyonumuz ülkemizin imajına en ufak bir zarar gelmemesi için yarış haftasında yaşanan tüm bu olumsuzlukları göğüslemiş ve kamuoyuna yansıtmamıştır.
2021’de düzenlenen Formula 1 Türkiye GP’si haftasında Federasyon başkanımızın otomobili, üzerinde gerekli tüm FIA ve F1 izinleri bulunmasına rağmen yaklaşık bir saat boyunca pistin ana kapısında kasten bekletilmiş, FIA ve Formula 1 yönetiminin araya girmesiyle içeri alınmış, ancak ana kapıda aracı yumruklanmış ve başkan yardımcımız, işletmecinin güvenlik personeli tarafından darp edilmeye çalışılmış, bu saldırı polis tarafından engellenmiştir. Tüm bu sürecin kamera kayıtları Federasyonumuzda bulunmaktadır.
Otomobil sporlarının en üst yönetim organı olan FIA’nın Dünya Motorsporları Konseyi’nde 2016’dan beri ülkemizi temsil eden Federasyon başkanımız, son iki senede yapılan Formula 1 yarışlarını, herhangi bir aksama yaşanmaması adına, şirket sahibi gibi özel locadan değil, bizzat FIA Yönetimi ile beraber Yarış Kontrol’den takip etmiştir. Federasyon başkanımızı yarışa köstek olmak, vatana ve millete ihanetle suçlayan bu kişi, başkanımızın 2021 yarışının podyumunda FIA yönetmeliklerine uygun olarak kupa verme hakkını engellemek için elinden gelen çabayı göstermiş, ancak FIA ve Formula 1 yönetiminin müdahalesi ile bu konuda gerekli cevabı almıştır.
Formula 1 organizasyonlarının ardından, Devlet büyüklerimizin Federasyonumuza tebriklerini iletmelerine, FIA ve Formula 1’den teşekkür mektubu alarak uluslararası organizasyon kabiliyetimizi ispatlamamıza rağmen; Tüm uyarılarımızı dikkate almayarak ticari kaygılarla, daha fazla otopark bileti, yemek ve hediyelik eşya satmak için covid şartlarını göz ardı ederek on binlerce Formula 1 seyircisini, üç ana giriş olmasına rağmen piste tek bir kapıdan giriş çıkış yapmaya zorlayıp mağdur eden, seyirciler nezdinde yaşanan tüm aksaklıkları başka kurumlara yükleyen ve mağduriyet yaşayan seyircilerle adeta dalga geçen bu şirket sahibinin davranışlarının yarattığı algıyı da kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
Formula 1 pistinin, tekrar gerçek sahibi olan sporcularımızın, halkın ve Türk sporunun kullanımına açılması için haklı mücadelemizin sonuna kadar devam edeceğine ve otomobil sporları açısından pistte yaşanan bu kara dönemin yakında sona ereceğine dair inancımız tamdır.
Saygılarımızla.