KKTC MotorSporlarKKTC RALLİTigin KişmirYazarlar

Tigin Kişmir: “Sporcu, yönetici, başkan ve kırılması zor bir rekor, tam 34 ralli zaferi: Hasan Macila”


23 Temmuz 1956 tarihinde Lefkoşa’da doğdu. İlk ve orta eğitimini tamamladıktan sonra Ege Üniversitesi İşletme bölümünü bitirdi. Eğitimini tamamladıktan sonra ülkesine geri dönen Macila, kendi aile işletmesi olan Macila Petrol İstasyonu’nun işletmeciliğini yapmaktadır. Hasan Macila evli ve iki erkek çocuk babasıdır.

Hasan Macila kendisini üç kelimeyle anlatmasını istediğim zaman İnsanları seven, doğruluğu seven ve mücadeleyi seven birisi olarak belirtmiştir. Herkesle anlaşabilecek bir yapıya sahip olan Hasan Macila yeni tanıştığı herkese önyargı koymadan doğru insan olarak kabul edip süreç içerisinde çevresindekilerin doğru insanlar olup olmadığı kararını vermesi kendinin en sevdiği özelliği olduğunu söyledi.

Otomobil ve ralli sporu ile ne zaman tanıştığı soruma ise, henüz 14 yaşındayken, ailesinden gizli bisikletine atlayıp, Rum kesimine gidip, orada yapılan oto kros yarışlarını izleyerek başladığını söylüyor. Orada gördükleri, hissettikleri ve yaşadığı heyecan kendisini bu spora bağımlı yapacak ilk adımlardı.

1975’de kurulan Kıbrıs Türk Otomobil Kurumu (KTOK), ilk faaliyetine Şubat 1976 yılında başladığı ilk günden itibaren de kendi ülkesinde, uzun yıllar sürecek olan bir sevdaya, tutkuya başladı.

İlk ralli tecrübesini BMW 2002 TII ile yaşayan Macila, ilk birinciliğini de 1977 yılında Girne Oto kros yarışında kazanmıştı. Kırılması zor bir rekor olan 34 ralli zaferinin ilkini de böylece kazanmış oldu. İlk ralli aracının Ford Escort MK1 RS2000 olduğunu söyleyen Hasan Macila, başladığı bu hızlı serüvende, yan koltukta oturacak ilk isim olarak da Burhan Behsatoğlu’nu seçmişti.

Söyleşimize devam ederken ilk kazandığı ralli olan Raşit Bey Rallisi’nin de hatıralarında çok güzel bir iz bıraktığından heyecanla bahsetti. Unutamadığı bir rallinin ise Atatürk Rallisi olduğunu, 12 özel etaptan oluşan rallinin tüm etaplarını kazanmasına rağmen son özel etap finişinden sonra aracında oluşan aks problemi yüzünden finiş noktasına gelemediğini ve o yarışı tam kazandım derken kaybettiğini ve çok büyük bir üzüntü yaşadığını dile getirdi.

Tabii sohbetimiz ralli olunca ve eski anılar konuşulunca, duygusal olarak o günlere geri gidip tekrardan aynı hisleri yaşadığını, çok mutlu olduğu rallilerde yarıştığı gibi, çok fazla duygusal anlar da yaşadığını yazmak istedim.

Ve hemen Hasan Macila’ya soruyorum “İçinizde halen daha yarışma isteği var mı?” Cevap gecikmiyor: “HİÇBİRZAMAN BİTMEDİ”.

Sohbetimiz devam ederken kendisine ilham veren ralli sürücüsünün Volkan Işık olduğunu ve otomobillerin ve rallilerin kendisi için vazgeçilmezi olduğunu yine heyecanla anlatıyor. Otomobil sporları ve rallinin kendisinde olduğu gibi ailesinin de vazgeçilmezi ve hayat şekilleri olduğunun da altını çiziyor ki bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Macila ismi ülkemiz Motorsporlarında bir markadır.

Tabii sohbetimiz içerisinde eski dönem ve şimdiki yeni dönemi de kıyaslamaya çalıştık. Sporcu, ralli arabaları ve teknoloji, hem de yapılan organizasyonları değerlendirdik. Yine Sayın Macila söze başlıyor; “Eski dönemle yeni dönem arasında her şeyde çok büyük fark var. Eski dönemde gerek sporcular yarışırken kullanılan araçlar vs. gerekse organizasyon amatörce yapılıyordu. Şimdi ise her şey profesyonelce yapılıyor.” ve ekliyor; “maddi imkânlar ve kaynaklar oluşturulabilirse çok profesyonel sporcu ve organizasyon izleyebiliriz. Geçmiş dönemde hayat şartları ve insanlarımızın çok fazla sosyal aktivitelerinin olmamasından dolayı ilgi ve katılım çok fazlaydı. Günümüzde ise insanlarımızın öncelikleri değişkenlik gösterdiği için ilgi de azalmıştır.”

Ülkemizde ralli sporunun ilk başladığı günden günümüze kadar her zaman içerisinde olan değerli büyüğümüz, bu sporun kendisine çok fazla çevre kazandırdığını, çok güzel dostluklar edindiğini ve çevresi tarafından çok sevilip saygı duyulduğu saptamasını da yapıyor.

En büyük hayalinin ise kendilerinin yetiştirdiği veya ülkemizde yetişen, gelişen sporcuların dünya şampiyonalarında yarışırken görüp, başarılarıyla gurur duymak ve iftihar etmek olduğunu da yine gözleri dolarak anlatıyor. En büyük korkusunun ise insanların kendisini yanlış tanımaları veya insanlara kendisini yanlış tanıtmaları olduğunu anlattı.

Ayrıca önemli bir noktaya da değinmeden edemedi. Ralli sporunun kendisine hep kazandırdıklarından bahsettiğini ama kaybettirdikleri de olduğunu anlatmak istedi. “Nedir bunlar?” diye hemen soruyorum; “Zaman” diyor “Zaman”. Sporcu olduğu dönemlerde veya yöneticilik, başkanlık, yani organizasyonun içinde olduğu dönemlerde çok fazla zaman ayırması ve çok fazla çalışması gerektiğini anlatıyor. Başarıya ulaşmak için çok fazla çalışması gerektiğini çok iyi bildiğini ama bir hedefi varsa ve o hedefe yürümek, başarıyı sağlamak için çok fazla zaman ayırmasını da küçük yaşlardan itibaren öğrendiğini anlatıyor.

Bunun üzerine hemen sorumu yöneltiyorum. “Geçmişteki kendine nasıl bir öğüt verirdiniz?” Bu soru üzerine yine çok geniş bir cevap veriyor. “Gerek sporcu kişiliğime, gerek eğitmen kişiliğime, gerek başkan ve yönetici, gerekse sponsor finansör kişiliğime, hepsine aynı öğütleri verirdim: “DÜRÜST OL, DOĞRU OL”.”

Tabii ortamı duygusallıktan çıkartmam gerektiği için yeni ve muzip bir soru daha soruyorum. “Yarıştığın dönemlerde en çok kimi veya kimleri geçmek isterdin?” Hasan Macila, gülerek hemen cevap veriyor. “Her zaman, hiç tartışmasız rakibim olan herkesi ayırım yapmadan geçmek isterdim.”

Tabii hızlı bir soruya, tecrübe gerektiren bir başka soru ile devam etmem gerekiyordu. “Bu sporu yapan arkadaşlarımıza neyi ve neleri öğretmek isterdin?” “Otomobil ve ralli sporunun tehlikeli ve zor bir spor olduğu için, bu sporu yapacak olan veya yapanlara özellikle güvenlik ile ilgili tüm ekipmanların ve kontrollerinin tamamen eksiksiz olması gerektiğini ve bu konuda hiçbir unsuru göz ardı etmemelerini ve güvenlikten ödün vermemelerini, 7 gün 24 saat yorulmadan öğretmek isterim.”

“Çok uzun zamandır bu sporun içindesiniz, keşke ve iyi ki dediğiniz neler olmuştur?” “Ralli sporunun tüm güzelliklerini ve duygularını yaşadığım için keşke bunu da yapsaydım diyebileceğim bir şey yok ama keşke halen daha yarışabilsem diyorum. İyikim ise, bu spora başlamışım iyi ki. Bu zamanı harcamışım ve kendi adıma koyduğum tüm hedeflere ulaşmışım. Bu arada, ‘keşke’den çok, dileğim, temennim ve isteğimdir, çocuklarım, torunlarım ve bu sporu yapan tüm genç arkadaşlarımın uluslararası şampiyonalarda yarışıp başarılı olasıdır ve bu temennim ve isteğim tüm KKTC gençleri içindir.”

Bir başka soruyu hemen iletiyorum. “Dünya Ralli Şampiyonası’nda yarışabileceğin bir şans gelse hangi sene ve hangi arabayı tercih ederin?” Hasan Macila, yine gülümseyerek cevabı yapıştırıyor. “Sanki de bu soruyu soracağımı biliyormuş gibi 2021 senesinde Toyota Yaris WRC ile yarışmak isterdim.” “İstiyorummmmmm…” diye de devam ediyor. Ve kahkahalara boğuluyoruz.

“Peki” diyorum, “Dünden bugüne size en çok etkileyen 3 ralli pilotu ismi söyleye bilir misiniz?” Net bir şekilde “Colin Mcrae, Carlos Sainz, Sebastian Ogier.

“Son olarak okuyucularımıza ve bir ada ülkesi olan KKTC’de yaşayan insanlarımıza vereceğiniz bir mesaj var mı?” “Herkese vereceğim mesaj, otomobil sporlarını ve ralliyi sevmeleri ve çocuklarına bu sporu küçük yaşta aşılamaları ve otomobil sporlarının tüm dünyada kabul gördüğü ve olduğu gibi bir spor branşı olduğunu anlatarak, öğreterek yetiştirmeleri gerektiğinin mesajını veriyorum.”

Biz de Sayın Hasan Macila abimize bu samimi röportaj için çok teşekkür ediyoruz.


Etiketler
Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı